tam da işler süper kötü giderken birden "vurun kardaş vurun namus günüdür" diyen, ama ne zaman ki ortalik duruldu, ne zaman ki mürevveh oldun hir gür cikaran insanlara acilim yapildigi günlerde, osmanli'nin en cabbar oldugu, rumeliden baslayip il kata kata avrupaya yayildigi yillarda bile, eflak ve bogdan beyinin akilci tavsiyesi ile "soguk oralar, yok bi bok gitmeyin hiç, avusturyaya dogru gidin" demesi ile siktir ettigi topraklardan, estonya'dan ülkemize misafir gelen levadia tallinn ile galatasaray'in oynadigi, cok afedersiniz galatasaray'in 5 çaktığı musabakadir.. tarih bunu "valla türkler bunlara hiç ugrasmadi gidem yenem mahvedem diye, onlar paşa paşa kendileri geldiler" şeklinde yazabilir. yazarsa eglenceli olur, nihayetinde tarihi galatasaray yazar...
maçtan evvel günlük güneşlik bir ramazan arifesi istanbul'u kavuruyor, insanlar mecidiyeköy'ün yer yüzü cehenneminde yarin nasil oruc tutacaklarini düsünüyor, orada su börekçinin önündeki bir amca "na buradan 5 kat daha sicak cehennem, 5 kat daha gürültülü. 5 kat olmasa bile 3 kat.." diyip milleti korkutuyordu. maç saati yavas yavas gelirken, karaborsacilar senenin ilk satislarini yapiyor, insanlar klubun internet sitesinin verdigi gazla sari kirmizi parcali formalar ile stat'a dolusuyorlardi. estonyali rakip arkadaslar macin baslama vurusundan 2 saat evvel "stadi gorelim bakalim" diyip yesil zemin'e ciktiklarinda direk heyecan yapiyorlardi. nihayetinde bu adamlar senede ortalama 417 seyirciye oynayan insanlar, bizans ordusunu görmüş peygamber ordusu gibi garip olmuslardi (bkz: mute savasi) birisi saskinlikla tribunleri alkislamis, eski acik tarafindan bir delikanli "olm alkislamak estonyada sizin ben cümlenizi... anlaminda" demiş, bu informasyon ile taraftarlar alkislayan iyi niyetli genci yuhlamislardi..
maç başlamak üzereydi ki soyunma odalarının cikisinda sabri yakaladigi bi estonyali oyuncuya armasindaki 1905 rakamini gosteriyor, rakibin 1990 kusurlu kuruluş tarihi ile ellerinin işaret parmaklarini birbirine sürterek dalgasini geciyor, estonyali genc futbolcu "Kalimullin" daha orada golu yiyordu. sabri musabakaya hizli baslamisti.. galatasaray bu sene gormeye alisik olacagimiz sekilde yine 6 hucumcuyla sahaya cikiyordu. aydin, keita, arda, baros, servet ve gokhan zan'in ileride etkin olmasini beklemisti rijkaard. galatasaray tercümani `mert cetin` mactan evvel rijkaard'i yine yanlis tercüme etmis, rijkaard su isterken birden önünde karpuz bulmustu..
her neyse maca gecelim. galatasaray ilk keita'nin iki golu ile öne geçti.. şahsen ben birinde fener maçına bakiyordum hatirlamiyorum. ikinci golde de duran toplarin usta ismi sabri yine ustaligini konusturuyor, ceza alaninin 3-4 metre disinda kullanilan serbest atista keita vursun diye topu inanilmaz bir şekilde, ama insan üstü bir beceri ile durduruyor, keita ya da işte ancak dokunmak kaliyordu.. tabii ki asist sabriye yazilacakti.. sabri golden sonra teknik heyete bakiyor "aman abi yanlis olmasin, simdi boyle boyle asist oluyor cünkü" diyordu.. levadia kalecisinin ise keita'nin sutundan dolayi eli aciyor, içten içe "ulan yine yedik, madem yicen dokunma, hem dokun canın yansin hem ye.. cig koydurayim buna ben aciyi keser!" şeklinde düsünüyordu..
ilk yari 2-0 keita üstünlügü ile biterken, mikrofonlarimiz cenevreye, baglaniyordu.. fener de orada cakmis, gece türk takimlarinin 2/4 basarisi ile devam ediyordu.. hop 15 dakika sonra galatasaray sahaya tekrar cikti. 55. dakikaydi ki anam noluyoruz hop şişst sesleri altinda baroş yere düşüyor, yerden kalktigi gibi penaltiyi gole ceviriyor, tribunlerin baroş'u iteklemeleri yine ayyuka cikiyordu. allah su galatasaray tribunlerinin agzina düsürmesin ama kimseyi.. dedene tezahurat yapsinlar, nineni minciklasin, babana tezahurat yapsinlar anneni kovalasin.. öyle gaz veren seyirciler olmaz arkadas..
arda uzaktan cok klas bir şut deniyor, baroş çıkıp elano oyuna giriyor, kewell aydin'in yerine degisiyor derken galatasaray arada gol atmaya devam ediyordu. kewell gecen sene benzerini ankaragücüne deplasmanda attigi bir golle maci 4-0 a getirirken, perdeyi kapatan golu, ardanin ortasina 5 pasin hemen önünde çok şık bir kafa vurusuyla levadia'li "leitan" atiyor, estonyadan kalkip gelen, bir ton hotel parasi, kebap parasi veren takima galatasaray utanmadan, arlanmadan 5 gol atiyordu..
velhasil ben yakistiramadim. yillar yili veriyorsunuz gazi "aman türk halki misafirperverdir, gözleme ikram eder, cay icirtir" diye sonra gelene 5, gidene 6.. yakismiyor.. daha 3-4 sene evvel bu talinn'de eurovision vesilesi ile ne dostluklar kurulmuş, ne telefonlar alinmis ne facebooklara eklenmisti. simdi noldu? hiiç. turun kapisini aralamismis galatasaray. aralamasaydi keske de dostlugumuz süreydi, dünya türk halkinin misafirperverligini goreydi.. yanlissam yanlissin deyin..
Meydan Okuma -2
-
Aziz Yıldırım’ın seçimdeki en büyük kozu olarak açıkladığı Jose Mourinho
projesi futbolseverlerin aklına bir başka Portekizli’yi getirmiş olabilir.
Bunda...
5 ay önce
5 yorum:
sabri'nin asisti mükemmeldi hakkaten.
keita maçtan sonra açıklama yapmış 'valla önemli olan takımın gol atması. sabri abi'nin pası çok güzeldi bana dokunmak kaldı' diye. işi öğrenmiş taklacı güvercin.
Dün sanki Keita'nın günüydü. Çok iyiydi performansı. Genel olarak Galatasaray'da çok iyiydi. 8-9 golle bitebilecek bir maç çıkardılar. Avrupa Ligi'nde Galatasaray'a tam destek.
Gerçek aşk ibadet haliyse, tapıyorum sana Galatasaray!!!
ben hala bi alt haberdeki fotoya bakıyorum.
ya bi fotoda (sanırım geçen maç çekilmiş) sabri kewell a çekirdek ikram ediyor :) sbunu yapan sabri bunu da yaptı derken kewell ı kendine benzetmez umarım. adam takımının maçını çekirdek çitleyerek izliyor yaa.... ahanda limk burda http://1.bp.blogspot.com/_5TObswP50jw/SgQGILLi0FI/AAAAAAAAAEM/HlcCJ_pqY_s/s1600-h/sab.jpg
Yorum Gönder