şu hayatta tatilin bitip de okulların açılacağını iğrenç bir şekilde hatirlatan bir şey varsa, bunlarda birisi ali kırca ile ana haber bülteninin saat 1900 da pazartesi günü başlayacak olmasi, diğeri de tsyd kupasinin takimlar arasinda oynanmasıydı.. ilki yillardir hiç değişmedi. ali kırca ile anahaber bulteni başladığında mutsuz oldum ben, ama tsyd'yi kaldirdilar. sırf madara olmasın takımlarımız, halkın içine mutlu mesut çıksınlar diye.. ama sonrasinda çok şık bir şekilde süperdüper kupamiz geldi.
ama tabi hikayede ligi kazanan ile kupa kazanan'ın maç yapması esas olduğundan bu sene bir sorun yaşanıyordu. beşiktaş ikisini de kazanmıştı. fenerbahçe'nin bu kupayı oynaması için son 30 senede illa ki ligi kazanması gerektigi düsünülünce federasyon fenere bir kiyak cekti "onlar da sizle oynasin mi abisi" diyerek besiktasa rica etti sanırım. bilemiyorum. sahsen benim kanaatimce beşiktaş'a süper kupa direk verilmeliydi. meltem cumbul falan verebilirdi hatta.. "korhan abay ve meltem cumbul beşiktaş'a süper kupasini teslim ediyor" denilebilirdi mesela..
her neyse. ağustosun 2 si olmuş, havalar hala sıcakken hala ve hala futbol oynamak yerine rüzgardan elektrik yapmaya daha müsait bir yerde, istanbul olimpiyat stadında maçın oynanmasina karar verildi. maçtan evvel kupayi yalan olmasin ama metin tekin ile kaptan oğuz sahaya biraktilar.. tak arkasindan kadiköydeki balona direk tek basina bindirilmiş bir kadin sahanin ortasina gelip hoplayip zipladi. tribunlerde kadın ve balon hakkinda seviyesiz espriler yapilirken, hakem üçlüsü son derece italyan formalari ile sahaya ciktilar.. son yillarda futbol federasyonu boyle gösteriş kiyafet, pr konusunda mükemmelken yapmalari gereken işler konusunda pek becerikli degiller.
besiktas yeni sezon için salı pazarindan 50 tanesi 10 milyona alinan penyeler gibi bir forma baslarken, fener hiç bozmayip sari lacivert cubuklulari yeni transferlere giydirip cikiyordu sahaya.. ilk dakikalarda takimlar birbirlerini tartmaya calisiyor, ama mac iki dengeli kuvvetin birbiriyle mucadelesi olarak gececegini aleni olarak gösteriyordu.. karagümrüklüler maça gelmiş kocaman pankart açıp "karagümrük yansa vazgecmeyiz kartaldan" mesajini cümle aleme gösteriyordu.. 15. dakikada tello süper kupa'nın adına yakışır bir verkaç ile topu yusuf'a ortaliyor yusuf daha öncesinden bilica'nin kendisine şarj yapip yere düşürmesinin penalti oldugunu iddaa ede ede topa kafa vuruyor, top da "hayir nizami sarjı" dercesine direkten dönüyordu..
hop akabinde guiza kaçtı, alex'in önüne çok şık bir top bıraktı besiktas ceza alaninin hemen girişinde, ama alex rüştü'nün ballı ayaklarini geçip fenerbahçeyi öne geciremiyordu..
ilk yarı bu şekil karşılıklı ataklarla geçerken bir türlü gol olmuyor, iki takim da yorulduğu ile kaliyordu..
ikinci yariya hakemler sahilde günde 2 mayo değiştiren eda taşpinar gibi formalarını kırmızıdan siyah'a çevirerek çıkıyordu. kendine muhakkak ki takim arayan iki teknik direktor ersun yanal ile bülent korkmaz kimsenin umrunda olmayan teknik detaylari önümüze sunarlarken, ikinci yarı başlayıveriyordu.. nihat seneler sonra iki türk takiminin oynadigi bir sahaya adimini atiyor, yusuf oyundan çıkıyordu..
fakat 75. dakikaya kadar maç inanın ilk yarida oldugu kadar bile aksiyonlu gecmiyordu.. ta ki 75. dakikada barajda olmayan sivok, fotografa giremeyen yavşak kuzen edasi ile barajın önüne koşup topa eli ile mudahale edip "ceza alanı icinde elle oynanmiyor muydu abi?" diye soylenip sari karti yiyene kadar. eh haliyle alex penalti noktasindan rüstü'ye bakacakti bir dakika sonra.. hop rustu bi koseye, top bir köşeye gitti ve yunus yildirim golü verdi..
besiktas yerine altay'in basinda olmasi gereken mustafa denizli oyuna hemen holosko ve karşıyakayı geçen sene playoflara kadar cihan ile birlikte getiren ridvani oyuna aliyordu. ama besiktas ilk yarida buldugu firsatlarin hic birini bulamiyordu gecen dakikalarda.. meersem yusuf 2 pas yapiyor besiktasi pozisyona sokuyormuş da nihat beşiktaşı bir kişi eksiltecek kadar hazır değilmiş..
90+1 de fener 2-0 yapinca durumu kupa direk fenere gidiyordu.. kartal ise fink'i aldığı ile kaliyordu..
Meydan Okuma -2
-
Aziz Yıldırım’ın seçimdeki en büyük kozu olarak açıkladığı Jose Mourinho
projesi futbolseverlerin aklına bir başka Portekizli’yi getirmiş olabilir.
Bunda...
5 ay önce
5 yorum:
bence beşiktaş'ın kartal pençesi göndermeli forması güzel.
ayrıca hakemler eda taşpınar benzetmesi çok hoş. yunus yıldırım bile gözüme ikoncan gibi geldi valla.
Bu maç bu galibiyet Avrupa Ligi öncesi müthiş bir gaz oldu Fener'e. Perşembe günü oynanacak Honved rövanş maçına mğthiş bir moralle çıkacak olan Fenerbahçeden ümitliyim açıkçası.
allaskina penye o forma be.. nesi güzel. begenmedim ben. barbaros hayrettin fotosu koysalar güzel forma derim. nihayetinde besiktasli bi arkadas...
cansunun yorumuna da yarilmamak elde degil..
dlkasdlşaksdlşka yarılmamak elde değil mi, yarıldım
forma değiştirmenin bile yunus yıldırım'ı kurtarabildiğinden emin değilim.meltem cumbul un kupayı vermesi gerektiğinde hemfikirim. birde balondaki abla çok amaçsızdı. nasıl bir meslek onunkisi?
Yorum Gönder