20 subat 2007 - fenerbahce sevilla karsilasmasi

fidel kastro gorevi birakmis, senegal bayragi malum bayrak sayilmis, istanbulda okullar ancak carsamba günü acilabilmisken, fotografcilara gün doguran karli bir havada kadikoyde oynanan mac..

mactan evvel sevilla'li oyuncular istanbul turu yapmislar, sultan ahmette kar topu oynamislar, eminonunde midye yemislerdi.. "1 tane daha yiyeyim bu son" diyen palop tezgahi bosaltiyor, o sirada keita iş portadan 3 milyona "hocam pil yok. hikayesi bu.. siradan kuruorsun isik cikiyor" diyerek cin mali fenerleri aliyorlardi.. yaziciogluna da ugrayan sevilla kafilesi cipli playstationlari ucuza kapatmaya calisip cingenlik yapiorlardi..

fakat her sey sevilla'nin istedigi gibi gitmiyordu.. formalari goren stat amiri "pardon ondeki 888 nedir? satanist misiniz siz?" seklinde sevillayi uyariyor, sevilla'li yoneticilerin "bir internet kumar sitesi" aciklamasi ile "yanniz o olmadi.. kuzey kibrista sadece kumar serbest burada.. ve kuzey kibrisi tanidiniz mi? yok.. o yüzden kapatiyoruz üzerini reklamlarin" diyor, ve sevillali yoneticileri macin baslamasina 2 saat varken fellik fellik kirtasiyeci aramasina neden oluyordu.. neyse ki kenan evren lisesi'nin karsisindaki kirtasiyeciden kumas boyalari bulunuyor ve formalarin üzerindeki reklamlar tek tek kapatiliyordu..

isitmali koltuklari, alttan isitmali sahasi ile, istanbul kar altindayken kadikoy mis gibi gozukuyordu.. bagdat caddesinin fönlü hanfendileri stata parfum kokusunu sindirmis, stadin her tarafindan acilan pankartlar ile fenerbahce maca hazirlanmisti.. karsi tribun "time 2 win" kareografisi yapiyor, ayni dakikalarda mac oynayacak olan "manchester united" takimini gazliyordu.. zira sahadaki kimsenin ana dili ingilizce diildi.. hatta sahadaki kimseninin ingilizce bildiginden bile emin degildim.. portekizce yazsalar bir yere kadar anlayabilirdim gerci.. her neyse..

maca sevilla cok iyi basliyor kalplerimizi agzimiza tikiyordu.. fakat kezman mükkemmel bir kafa golu ile takimini one geciriyordu.. fenerbahce taraftari tezahurat olarak islik calmayi bildigi icin 12. adam gorevini tam yapamiyordu ki sevilla'nin pardon edu'nun golu geldi.. steven gerrad in 5 golle en golcu oyuncu oldugu bir ligte, edu nun 3 golu kendi kalesine atmasi anlam sinirlari icerisinde degildi.. 70li yillarda ot icen birisine "5 golle gol krali var ama 3 golu kendi kalesine atiyor" diye ünlese halit kivanc alacagi cevap "sen cok ucuyorsun halit" olabilirdi..

trt'nin 40. yil torenlerine sevimsiz bir sekilde davet edilmeyen halit kivanc cok sirin bir sekilde ertem sener ve ilker yasin i tamamliyor, futbolun amator oldugu zamanlari bize delicesine hatirlatiyordu..

1-1 lig skorla takimlar devre arasina gidiyorlar ve 45 dakika boyunca fenerbahce tribunlerinden ne tek bir küfür, ne de tezahurat duyulabiliyordu..

adet oldugu üzere takimlar ikinci yarida sahalari degistiriyor, kanal d de ise yaprak dokumu bitiyordu.. fenerbahce bu yariya fissek gibi baslamisti.. arkasina aldigi tribun destegi ile tak diye 2. golu de buldu.. fakat sevillali oyuncular icin oyun bitmemisti.. sagli sollu akinlar ile fenerbahce yarisahasina duhul eden sevillaya malzemeci oscar maldanato "cocuklar kebap gelmis soyunma odasina kim istetti kebap?" diye soruyordu.. oryantalizme doyamayan escuda "simdi siktiiiaaam" diyerek topa abaniyor, abandiktan sonra kramponu direk roberto carlos a sapliyor ve kramponu oradan cikartip gol sevincine kosuyordu..

artik genc semih zamaniydi.. kosova'nin bagimsizligina zinhar karsi cikan kezman oyundan aliyor,bir sürü kosovali gocmen komsuya sahip camdibili semih oyuna giriyordu.. uefa'nin sitesinde "super sub" olarak adlandirilan bizim genc semih sahane bir sut ile ispanyol kaleci palop u avliyor, fenerbahceye deplasmanda ufak da olsa bir ümit birakiyordu..